En nurlu ve feyizli gece, Kadir Gecesidir.  Kur'ân'da adı geçen tek ay Ramazan ayıdır; tek gece de Kadir Gecesidir. Bu bereketli saatlerin şeref ve kıymetini Kâinatın Rabbi Sevgili Habibine haber vermektedir.
Bu gecenin faziletine o kadar değer verilmektedir ki, o vakitlerde tecelli edecek rahmetin ve ruhanî hâdiselerin anlatılması için müstakil bir sûre inmiştir. Bu sûre Kadir Süresidir.
Rahmân ve Rahîm (olan) Allah’ın adıyla.: ”1. Biz onu (Kur’an’ı) Kadir gecesinde indirdik.
2. Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin? 3. Kadir gecesi, bin aydan hayırlıdır.
4. O gecede, Rablerinin izniyle melekler ve Ruh (Cebrail), her iş için iner dururlar.
5. O gece, esenlik doludur. Ta fecrin doğuşuna kadar..”
"O gecede melekler ve Cebrail Rablerinin izniyle her iş için arka arkaya inerler. O gece, tan yerinin aydınlanmasına kadar bir selâmettir."  Kadir Gecesinin en önemli özelliği, Kur'ân-ı Kerimin bu gecede ilk olarak dünya semasına indirilmesidir.
Yine bu mübarek gecede insanlığın ebedî refahına sebep olacak, ona bereketli bir ömrü kazandıracak bir fırsat verilmektedir. Bu geceyi dua, zikir ve ibadetle geçiren kişi, ancak seksen sene gibi uzun bir ömürde kazanabileceği ecir ve sevabı bir gecede elde etme bahtiyarlığına ermiş olacaktır.
Bir tek Ramazan, seksen sene bir ömür mükâfatını kazandırabilir. Leyle-i Kadir ise, Kur'an’ın bildirmesiyle bin aydan daha hayırlı olduğu bu sırra kati bir delildir. Kadir Gecesi hüküm gecesi demektir. Bu anlamda Kadir Gecesine takdir gecesi diyenler de vardır. Bir hadiste, "O gece yeryüzüne inen meleklerin sayısı çakıl taşlarının sayısından çok daha fazladır" buyrularak buna işaret edilir.
Her geceyi Kadir Gecesi bilip, her gece çokça ibâdet etmemiz gerekir. Kadir Gecesi’nde hava berrâk ve güzel olur. O gece her şey Allah’a secde eder. Denizlerin suyu bir an için tatlılaşır. Mü’minler afv-ı ilâhi ve mağfiret-i sübhânîye mazhar olurlar.
Kadir Gecesinin Ramazan'ın hangi gecesine rastladığı hususunda pek çok rivayet olmakla birlikte, Ramazan'ın son on gününde aranması tavsiye edilmiştir. Bazı hadis-i şeriflerden de 27. gecesine denk geldiği bildirilmektedir. "Onu yirmi yedinci gecede arayınız" mealindeki hadis bu hususa işaret etmektedir..
Kadir Gecesini değerlendirmek ve o vaktin feyiz ve bereketinden istifadeyi arttırmak için namaz kılınır, Kur'ân okunur, Kur'ân tefsirleri mütâlâa edilir. Zikredilir, salavat-ı şerife getirilir. Dualar edilir, Allah'a niyaz ve tazarruda bulunulur. Fakir ve kimsesizler doyurulur, bol bol sadaka verilir. Hâsılı her vesileyle vakit nurlandırılır.
Kadir gecesini ihya edenin, Ramazan orucunu tutanın, haccı kabul olanın, bütün günahları affolursa da, namaz, oruç ve kul borçları ödenmiş olmaz. Bunları kaza ederek, ödeyerek borçtan kurtulmak gerekir.  "Kim inanarak, sevabını ancak Allah'tan bekleyerek Kadir Gecesinde kıyam üzere olursa (uyanık kalıp ihya ederse) geçmiş günahları affedilir."
Bu gecede nasıl dua edelim? Bunu da Hazret-i Âişe (r.a.) vasıtasıyla yine Peygamberimizden, öğrenelim: "Dedim ki, 'Yâ Resulallah, Kadir Gecesine rastlarsam nasıl dua edeyim? Resulullah (s.av.) "Allahümme inneke afüvvün tuhibbü'l-afve fa'fu annî (Allahım, Sen affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affeyle” dersin' buyurdu"..Kandiliniz de Mübarek olsun... Sağlık- sıhhat içinde bayrama ulaşmanız dileğimle……