ANKARA dolaylarından yükselen bulutlardan nem kapıp, 'Yozgat'ın adı yok!' manşetimiz ile tepkimizi dile getirmeye çalışırken, hafta sonunda gelen haberle mutluk olduk...
Hafta ortalarında gelen haberleri unuttuk mu? Elbetteki 'hayır!' unutmadık. O hakkımız saklı olmakla birlikte, 'Acaba!' diyerek, elimizin işaret parmağını alnımızın kenarına, gerginleşen damarlarımızın üzerine bastırıp, düşündüğümüzde... 'İstemesini bilmiyor muyuz?' sorularını sormaktan  edemedik...
Bilmiyor muyuz?..
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, başbakan olarak geldiği Yozgat'ta Yozgat Bozok Stadı'nın yenilenmesi talimatını vermişti. Sonrasında bu konu her seçim arifesinde gündeme taşındı. Son seçimlerde meydanlarda çokça dillendirildi. Yetmedi, Spor Bakanı Yozgat'a gelip, yeni bir stadın müjdesini verdi. Sonrası... Sonrası yok...
Bu bir örnek...
Benzerlerini sıralamak bile günler alır... O nedenle, bu örnekten devam edip, düşünelim. Verilen sözün 'neden devamı gelmiyor?' Çünkü, verilen söze takip edenimiz yok. Birileri çıkıp, 'Ne oldu?' sorusunu yönelttiğinde, 'Muhalefet yapıyor' veya 'Şov peşinde' diyoruz...
Bizi mutlu eden haber Külliyeden geldi... Cumhurbaşkanı Yardımcısı hemşerimiz Fuat Oktay, Çin ve Azerbaycanlı yatırımcılarla bir araya gelip, Yozgat'a yapılması planlanan yatırımlar konusunu görüşmüş. Sonrasında ise Yozgat Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Sinan Çelik ile bir araya gelen yatırımcı işadamları, Yozgat'ata yapacakları yatırımlarla ilgili hazırlanan protokollere imzayı atmışlar. Sevindik. Mutlu olduk. 
Ama verilen sözlerin yerine getirilmediği gibi, bazılarının da elimizden alınmış olmasını unutmadık. Unutmayacağız, unutturmayacağız...