İnsanoğluyuz ve hayatta türlü türlü mevzularla karşılaşıyoruz.
Değişik dönemler, değişik süreçler, değişik olaylar karşımıza çıkıveriyor.
Önceki gün aldığımız haberler, bizleri daha önce olduğu gibi derin üzüntüye sevk etti.
Şöyle düşündüm ve ‘acaba bu kaçıncı?’ sorusunu sordum kendime.
Yozgat gibi taşra şehirlerde yaşarsanız acınız da, mutluluğunuz da ortak olur.
Çok değil, bundan 10 gün önce falan, Aynalı Kahve’de hep birlikte oynamış ve eğlenmiştik.
Yozgatlı sanatçı Mümin Sarıkaya’nın klip çalışması için bir araya gelen Yozgatlılar, hep birlikte oynamışlardı.
Önceki gün benim de öğretmenim olan, Yozgat’ın eğitim hayatına önemli hizmetler vermiş, ortada Bozok Üniversitesi yok iken, Meslek Yüksekokulu’nda talebeler yetiştirmiş Abdullah Doğan hocamızın kızı hakkın rahmetine kavuştu.
Haberi duyan Yozgatlı derin bir keder ve acı hissetti.
Aynalı Kahve’de birlikte oyun oynayan isimler, bu kez cenazede yan yana geldiler ve acıları paylaştılar.
Acılar paylaşıldıkça azalırdı çünkü...
Abdullah Hoca’nın acısını paylaşırken bu kez farklı bir acı haber aldık.
Yozgat spor camiasının sevilen-sayılan ismi, lakabıyla Bazuka Kamil, Kamil Kılıçarslan hakkın rahmetine kavuştu.
Kamil Hoca, Saray’da bin bir emek ve çabayla inşa ettirdiği mini stadyumunda nice takımlara kök söktürürdü.
Saray, kasaba statüsünü yitirip köy olunca, stadyum da bundan nasibini almış ve bakımsızlıktan berbat bir hale gelmişti.
Nice gençleri spora teşvik etti.
Nice gençlerin futbolcu olması için emek ve çaba harcadı.
Hiçbir genç zararlı alışkanlığa bulaşmasın, top oynasın diye mücadele verdi.
Öğle namazında Abdullah Hoca’nın kızını, ikindi namazında Kamil Amca’yı ebedi aleme yolcu ettik.
Büyük Cami avlusunda gördüğümüz birçok çehreyle yine selamlaştık, tokalaştık ve hal hatır sorduk.
Acaba bunlardan sonra sıra kimlerdeydi?
Yarın veya bir gün, yahut başka gün sıra o çehrelerden hangisine gelecekti?
Hepimize bir gün sıra geleceği için, herkesin hazırlıklı olması şart.
Ne diyelim, gidenlerimize Allah’tan rahmet, kalanlara sabır ve dayanma gücü niyaz ediyorum.
Her nefis ölümü tadacaktır.
Haydi selametle...