NE çok kullandık bu kelimeyi değil mi?

Hangi kanalı açsak önlerinde koca koca Prof, Doc, Dr, Milletvekili, Bakan, Gazeteci hep bu cümleyi kullanıyorlar, bizlerde onları dinliyorduk..

Vay be hepside kelli felli...
Gittim...
Gördüm...
Hepside okumuş adamlar.(!) (Alidesideronun reklamından)

HİÇBİR ŞEY ESKİSİ 
OLMAYACAK(!)

Dünyayı saran, ülkemizde de görülen kısa sürede acılar içinde öldüren ve adına KORONA virüsü denilen sari bir hastalık. Kısa sürede alınan kapsamlı ve acil tedbirler ve Rabbimin izni ile daha fazla can almadan virüs kontrol altına alındı, alındı alınmasına da normale dönülmenin ilk günlerinde söyledikleri gibi HİÇBİR ŞEY ESKİSİ OLMAYACAK(!) sözü havada kaldı.
Normale dönmenin ilk haftasında;

-Mesafe kuralına uymayıp piknik alanlarında vur patlasın çal oynasın...
-Asker uğurlamalarında  halay çekmeler...
-Piknik alanlarında mangal keyifleri
-Maske takmadan mahallelerde sokaklarda, şehrin  ana artellerinde fütursuzca gözümüzün içine baka baka giden dallamalarla inanın HİÇBİR ŞEY ESKİSİ OLMAYACAK(!)

Demişler di  ya hani;

HİÇBİR ŞEY ESKİSİ OLMAYACAK(!)

Kim ne derse desin gene herşey eskisi gibi, AYNI TASSS AYNI HAMAM OLACAK, OLUYOR!
Ver coşkuyu Adnan abi.
Son bir hatırlatma Prof. Dr. Müftüoğlu'ndan salgın uyarısı: İşler yolunda gitmiyor.
....

Bu son rakamlar biliniz ki benim gibi iflah olmaz bir iyimseri bile korkutuyorsa işler kesinlikle yolunda değil demektir. Lütfen dikkat! Aman dikkat... Allah aşkına dikkat...
İşin ehli söylüyor haaaaa, ben değil.

***

Makalemizin konusu Korona virüsünün dünyamızı, dolayısı ile ülkemizi de Mart ayından bu güne kadar kasıp kavurması, alınan tedbirler ile ölüm sayılarının 17'lere kadar indiği, sonrasında da alınan tedbir(!) ve önlemler (!) ile 70'lere kadar çıkması. Tabiiki tüm önlemlere amiyane tabir ile "salla gitsin yaaa" diyen dallalmaların fütursuzca davranışları sayesinde dersek bu dallamalara, sallamalara ve kul hakkı nedir bilmeyen nato mermer kafalara haksızlık etmiş sayılmayız.

İşlerin yolunda gitmediği, biran önce acil tedbirlerin, hemen, şimdi almamız gereken İŞLERİN YOLUNDA GİTMEDİĞİ bir diğer önemli hususta AİLE olsa gerek. Geçen günlerde ulusal bir kanalın kadın kuşağı programında  bir kadının komşusundan peydahlandığı gayri meşru çocuk için "elhamdülillah"  ifadesi geldiğimiz son noktanın ne kadar da vahim olduğuna açık bir delil olsa gerek.

Konu sadece bu olsa bile bilmediğimiz, adliyeye, güvenlik güçlerine intikal eden yazılamayacak, anlatılamayacak o kadar vahim olaylar var ki inanın "bundan daha dibi ne olabilir" dersiniz.

Komşusundan çocuk peydahlayan kevaşenin "Elhamdülillah" sözünü böyle bir fuhşiyat için kullanması gibi şimdi de "ibneler" grubu çıktı karşımıza.

Kuşkusuz ki İslam, bu rezillerden münezzehtir. Ancak tehlikeli olan İslam ve ibnelik kavramını gayet rahat bir araya getiren bir kitlesel zihin yapısının ortaya çıkmış olmasıdır. Bu zihinsel yapıya da ulusal bir kanalın tartışma programında, askerlikten ayrılma bir akademisyenin gayri ahlâkî ve rezilce bir açıklaması ile şahit olmadık mı?  Hemde o biçim olduk. Gereken tepki tüm aklı selim ve vicdan sahibi kişilerden, stk lardan özellikle İmamhatipliler Derneklerinden geldi. Elhamdülillah. 

Ortada hepimizin;
Din alimlerinin...
Akademisyenlerin...
Stk ların...
Vakıfların...
Ve bu hadiselerden dolayı vicdan sahibi tüm bireylerin,
Yarını...
Sonrayı...
Düşünelimi bırakıp en küçük birim olan
Ben...
Biz...
Eş...
Çocuk...
Komşu...
Kısaca yakaladığımız her kişiye güzel ahlakı, islamiyeti en güzel bir şekilde anlatmalıyız. Bunun içinde bizzat sahaya inip birebir toplumun her bireyine ulaşmamız gerekiyor.
Zira; bu kafayla gidilirse 10 sene sonrasını bir düşünün bakalım!
Düşünebiliyormusunuz?
Şunu hiç bir zaman unutmayalım.

İŞLER YOLUNDA GİTMİYOR.

Selam ve dua ile