İyisi , kötüsü ile bir eğitim öğretim yılı da bitti.. Zaman hızlı geçiyor anlayamıyoruz bile. Cuma sabahı sabırsızlıkla beklenen sabah.. Koca yürekli çocuklarımızın bir yılının karşılığını aldığı gün. 
Sıralara bir oturuşumuz vardı ki bir gizli kamera olsa da izlesek şimdi o hallerimizi. Her bir hocamız annemiz-babamızdı aslında üzmediler çoğu zaman bizleri. Bizler üzdük mü diye sormuyorum galiba öğrenciler olarak çok üzdük onları yıllar sonra görünce sohbet edince anlıyor insan … Hele birde kıymetini.. 
Hocamızın elinde karneler onur belgeleri, teşekkürler, takdir belgeleri… Küçük bi duygusal konuşma yapardı ve sonra elini öper alırdık karnemizi… “Çocuklar bunlar sadece bir not önemli olan hayatınıza yön veren kararlarınız notlarınıza bakıp sakın kötümser olmayın daima umutlu olun ve kararlı olun sakın kendiniz olmaktan vazgeçmeyin… ve sizleri çok sevdiğimi unutmayın emi” der hafif gözünden yaş gelirdi… Selam olsun koca yürekli hocalarım…
Eğitim bir bütündür. Sadece karne sonucuna bakarak çocuklarımızı kesinlikle yargılamamalıyız. Çocuklarımızı iyi tanıyarak bu karneleri değerlendirmeliyiz ki anlamlı bir sonuç elde edelim. En önemlisi de çocuklarımızı başkaları ile kıyaslamadan notları beraber değerlendirelim. Bir sonraki yıl ne yapacaklarımızı nasıl olacağını beraber planlayalım. Bir yıl boyunca derslerini sormayıp karne günü çocuklarımıza aşırı derecede yüklenmek onlara değer verdiğimizi önemsediğimizi göstermez bunu sakın unutmayın.
Bazı dersler kötü gelmiş olabilir bazıları ise iyi gelmiş olabilir çocuğumuzun ilgi-yeteneklerini iyi tanımış olmalıyız ki analizlerimizde yanılmayalım.
Öncelikle karne soncuna bakarak sakin kalmalıyız çocuğumuzu karşımıza alıp konuşmalıyız. Çözüm odaklı düşünüp, çocuğun ders başarısını etkileyen etmenleri birlikte ortaya koymaya çalışmalıyız;
- Çocuğumuzu kendi şartları(kapasitesi, öğrenme yeteneği, derslere karşı ilgisi) çerçevesinde değerlendirmeliyiz,
- Ondan beklentilerimizi açıkça ifade etmeliyiz, konuşmalıyız, 
-Başarılı olamadığı dersleri analiz etmeli ve ondan dinlemeliyiz ,
-Eğer sorunun kaynağı bulundu ise çözümler konuşulmalı, gerekirse okul psikolojik danışmanından destek alınmalı,
-Birlikte yaz tatili planı yapılmalı ve onun çocuk olduğunu unutmadan onun seviyesine ve isteğine göre ödüllendirmeliyiz motive etmeliyiz
- Yaz tatilinde çalışılacak konular belirlenmeli ve sosyal aktivitelere kesinlikle göndermeliyiz.
Başarıya giden yolda tedbir almak, çocuğumuzun yanında olmak, geçmişi değil de bundan sonrasına odaklanmak, başarabileceğini ona aşılamak ancak bu yöntemlerle mümkün olmaktadır.
Kaybetmek kazanmanın başlangıcıdır. Kaybetmeye odaklanan kişiler daima o çukurda kalacak ve başarmak duygusunu tadamayacaktır. 
Çocuklarınıza başarmayı öğretin … 
Güvenin ve dama kendisi olmasını isteyin…
İyi tatiller