Yozgat'ın manevi değerlerinden Şeyhzade Ahmet Şevki Ergin, ebediyete intikalinin 9. yıl dönümünde Sorgun Belediye Kültür Salonunda düzenlenen program ve konferansla anıldı.
     Programa, Belediye Başkanı Ahmet Şimşek, Müftü Fikret Ekinci, Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Şevket Bağcı, belde belediye başkanları ve çok sayıda davetli katıldı.
     Emekli Öğretmen Mustafa Ağıralioğlu'nun yaptığı açılış konuşmasının ardından sinevizyon gösterisi eşliğinde Şeyhzade Ahmet Efendi'nin yaşamı anlatıldı.
     Daha sonra Dr. Ali Şakir Ergin, babası Ahmet Şevki Ergin Efendinin 2002 yılında 96 yaşında ebediyete intikal edinceye kadar ilim ve irfan dünyasına mihmandarlık yaptığını, yaşayışının insanlara hep iyi bir örnek olduğunu vurguladı. Ergin, ''O bir manevi miras bıraktı. Bizi yetiştiren, bu günlere ulaştıran, bize duygu ve inancı bağışlayan büyüklerimiz, o manevi mirasını sonsuza kadar yaşatmak gayesiyle Allah rızası için yola çıktık'' dedi.
     Ergin, bu açıklamaların ardından Kur'an-ı Kerim'in indirilişinin 1400'inci yılı dolayısıyla açıklamalarda da bulundu.
     Ergin, Kur'an-ı Kerim'in daha Peygamber Efendimize indirilmeden önce, çocukluğundan başlayarak Allah'ın himayesinde olduğunun kesin olduğunu, çevresinde çocukluğunda, gençliğinde bile emin kişi olarak tanındığını dile getirerek, şöyle konuştu:
     ''Peygamber Efendimiz Müslümanı tarif ederken, 'emin kişi' olarak tarif etmiştir. 35 yaşından sonra çekildiği Hira Dağında kendisinden önceki peygamberlerden kalan ibadet şekilleri ile ibadet ederdi. 40 yaşında kendisine vahiy geldi, Cebrail 'Oku' dedi. Peygamberimiz 'Ben okumayı bilmem' diye cevapladı. Cebrail üç kez aynı şekilde 'Oku' dedikten sonra okumaya başladı. Vahiyin ne şekil, nasıl geldiğini, göze mi, kulağa mı, kalbe mi hitap ettiğini biz bilmiyoruz. Yaprak yaprak gelen Kur'an-ı Kerim 23 yılda tamamlandı. Kimi İslam alimlerine göre 5 bin 200 ayet indi, kimi alimlere göre ise 6 bin 666 ayet indi. Toplamı 114 sureden oluşan kitabımız, Peygamber Efendimizin dizdiği şekilde günümüze kadar gelmiştir. Kur'an-ı Kerim'e en büyük hizmetleri Hz. Ebubekir ile Hz. Ömer yapmıştır. Hz. Ebubekir savaşlar dolayısıyla sayısı hızla azalan ve Kur'an okumasını bilen hatiplerin yerine hatipler yetişmesini sağlamış, Hz. Ömer'de taş, kaya, kemik parçaları üzerine yazılan ve dağınık bir şekilde duran Kur'an-ı Kerim'in musaf haline getirilmesini sağlamıştır.''
Editör: TE Bilişim