Türk Diyanet Vakıf Sendikası Şube Başkanı Hacı Hasan Yıldız, sendika olarak hak kavramını en yüksek değer bilerek, zararına da olsa yanlışa, yalana ve iftiraya tevessül etmeden, haksızlık ve hukuksuzluk içerisinde olan kişi, kurum ve kuruluşlara asla boyun eğmeden yola devam edeceklerini söyledi.

            Yaptığı yazılı açıklama iye sendikacılık anlayışlarını ortaya koyan Türk Diyanet Vakıf Sendikası Şube Başkanı Hacı Hasan Yıldız, çalışanların ortak ekonomik, sosyal ve mesleki hak ve menfaatlerinin korunması ve geliştirilmesi için oluşturdukları birlikteliğin sendikalar olduğunu söyledi.

            Sendikaların aynı zamanda toplumsal uzlaşmanın da önemli araçlarından biri olduğuna işaret eden Yıldız; “Türk Diyanet Vakıf-Sen, Türkiye Kamu-Sen ailesi içerisinde çalışma barışını temin etmek, hür sendikacılık ilkeleri içerisinde üyelerinin, sosyal adalet ve sosyal güvenliğe kavuşturulması çerçevesinde faaliyetlerini yerine getirmektedir.

            Diyanet İşleri Başkanlığı ve Vakıflar Genel Müdürlüğü mevzuatlarının 21. Yüzyıl Türkiye’sinin ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde düzenlenmesini, iyileştirilmesini ve geliştirilmesini sağlamak yönünde yol göstermeyi, görüş ve öneride bulunmayı amaç edinmiştir” dedi.

            Yıldız; “Türk Diyanet Vakıf-Sen, “Hak” kavramını en yüksek değer bilerek, gelecek nesillere karşı sorumluluğunu unutmadan, toplumun tüm kesimleriyle uzlaşarak ve diyalog kurarak üyesinin ve ülkesinin hizmetinde anlayışın sahibidir.

            Türk Diyanet Vakıf-Sen, zararına da olsa asla yanlışa, yalana ve iftiraya tevessül etmemiştir etmeyecektir.

            Türk Diyanet Vakıf-Sen, üyesi artsın diye haksızlık ve hukuksuzluk içerisinde olan kişi, kurum ve kuruluşlara karşı asla ve asla boyun eğmeyecektir.

            Türk Diyanet Vakıf-Sen, ülkemizin her yanında söylemi ve eylemi bir olan, üyesi adına aldığı emaneti üyesinin hak ve menfaatleri neyi gerektiriyorsa onu yapan, çalışanlar arasında ayrım yapmayan, herkesi kucaklayan ve kuşatan bir sendikal anlayışın adıdır.

            Sendikal rekabeti hizmet yarışı olarak gören, başkalarını karalamadan, kırmadan, sadece sendikacılık alanında yapılan eksiklikleri dile getirerek doğrunun bulunmasına yardımcı olan bir anlayışın adıdır. Türk Diyanet Vakıf-Sen, bu anlayışımıza rağmen ve söylemekten hicap duyarak; üye sayısını artırma uğruna hiçbir ahlaki, insani ve vicdani değer tanımayan, yalanla, iftirayla ve haksız olduğu halde gücün esiri olarak sendikacılık yaptıklarını zannedenleri kınıyorum” dedi.

            Yıldız açıklamasında şunları kaydetti: “Buradan hizmet kolumuzdaki sendikalar başta olmak üzere bütün sendikacı arkadaşlara çağrıda bulunuyorum; hakça bakışı, hakça anlayışı, hakça anlatışı ve hakça paylaşımı tesis etmek, temin etmek hepimizin görevidir. Sendikal hareketi iyiye, güzele, doğruya, adaletli paylaşmaya, sevgide birleşmeye, gönülleri bütünleştirmeye götüren bir araç görüyoruz.”

Editör: TE Bilişim