Yemek sonrası gazetecilere açıklamada bulunan Coşkun, Ankara’da olmasına rağmen Yozgat’ı basın aracılığı ile yakından takip ettiğini söyledi.
Coşkun; “Yozgat basınının Yozgat için çırpınmasını hemen hemen her gün istisnasız gazetelerden takip ediyorum. Sabah ilk işim Yozgat’ta nelerin olduğunu internetler aracılığı ile gazetelerden takip ediyorum. Bu benim Yozgat’a olan ilgili ve bağlılığımı artırıyor. Gözden ırak olan gönülden ırak olur denir ya, sizler Yozgat’ın benim hep gözümün önünde olmasını sağlıyorsunuz. Allah razı olsun.
Yozgat’ta sivil toplum kuruluşları, onunla birlikte siyasi partiler, temsilciler, yöneticiler hepsini yan yana koyduğum zaman yine Yozgat için en çok çırpınan en çok gayret eden kesim yine Yozgat basını. Yozgat’ın çok üstünde bir basın camiası var. Çok güçlü kalemler var. Ama bu çırpınma hak ettiği noktada değil, olması gerektiği noktada değil ve her kurumda olduğu gibi yine vefa ile Yozgat basını da çalışmasına devam ediyor” diye konuştu.
Filistin’de yaşanan olaylara da dikkat Coşkun, Müslümanları katleden bir yapının oluşturulduğunu belirterek, dünya mazlumlarını katleden güçlere karşı Türkiye’nin ekonomide olduğu kadar teknolojik sisteme de sahip olunması gerektiğini vurguladı.
Coşkun şöyle konuştu: “Filistin’de maalesef Müslümanları katleden bir yapı var. Bunlar hemen yanı başımızda bizi ilgilendiren özelliğe sahip. Önümüzdeki dönemde şuandan itibaren çok daha bilinçli, millet olarak bağlanmak zorundayız. Enerjimizi gerçekten boşa tüketiyoruz. Çok fazla donanıma sahibiz ama bu gücü hiç iyi kullanamıyoruz. Belli projeler üzerine yoğunlaşıp, ülkenin ekonomik seviyesinin üst seviyeye çıkması, güçlü bir Türkiye’nin oluşmasını sağlamak ve dünyada mazlumların ölmesinin önüne geçecek teknolojiye, sisteme, güce ulaşmak milletimizin kaçınılmaz zorunluluğu. Bir baba var, kız çocuğu ölmüş. O baba çocuğunun ölüsünün üzerine kapanmış. Yedi kız çocuğu babası olarak bu durumu kelimelerle ifade etmem mümkün değil.”
Editör: TE Bilişim
