Hacettepe Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen araştırmanın sonuç raporunda, 4-5 birey olarak yaşadığı saptanan Su Samurlarının izine en son 2002 yılında rastlanıldığı belirtildi. Su Samuru bireylerinin Kanyon girişinde gerçekleştirilen HES çalışmaları nedeniyle iç bölgelere kaymış olabileceği kaydedildi. MÖ 2’inci yüzyıldan itibaren avlak olarak kullanıldığı, yüksek bir dağ üzerinde bulunan ‘Av Tanrıçası’ figürü ile belirlenen Kazankaya Kanyonu’ndan akan Çekerek ırmağının Su Samurlarının yaşaması için uygun bir ortam olduğu kaydedildi. Hacettepe Üniversitesi tarafından, 2009 yılında gerçekleştirilen araştırmanın sonuç raporunda, önceleri yoğun olarak yaşadıkları belirlenen su samurlarının bilinçsiz avlanma yüzünden sayılarının giderek azaldığı vurgulandı. Raporda, “Kazankaya vadisi çevresindeki kayalık ve yeşil alanlar su samurunun besin sağladığı ve barınak olarak kullandığı doğal alanlar olup insan etkisiyle dolaylı veya dolaysız olarak bu alanların yok edilmesi bölgede bulunan su samuru popülasyonunun yok olmasına ve bölgedeki canlı çeşitliliğin azalmasına neden olmaktadır. Su samurlarının bulunduğu ve görüldüğü alanlar sağlıklı ve henüz tam olarak bozulmamış ortamlardır. Bu nedenle özenle korunmalıdır. Bu canlıların, kürkleri değerli olması nedeniyle yoğun biçimde avlanılmıştır. Bu avcılık faaliyetleri dinamitle balık avcılığı olup, ırmağın kirlenmesinin de getirdiği olumsuz sonuçlar su samurlarının sayısının giderek azalmasına neden olmuştur” denildi. Ancak, 2011 yılında çıkartılan yasa kapsamında Kazankaya Kanyonu girişinde de Nehir Tipi HES inşaatına başlanıldı. İnşaat çalışmaları sonrasında Su Samurlarının izine rastlanmadığı, iç bölgelere giderek yerleşmiş olabileceği kaydedildi.

Editör: TE Bilişim