BBP Genel Başkan Yardımcısı Selahattin Şenliler ;
PDY'nin (Paralel devlet yapılanması, FETÖ) TSK'nın içindeki uzantılarının kalkıştığı darbe girişimi ile ülkemize, milletimize ve kahraman ordumuza çok büyük zararlar verdiğini ve bu hain kalkışmada yer alanların kanunların müsaade ettiği en ağır bir şekilde cezalandırılması gerektiğini belirtti.
Daha önce idam cezasının kanunlarda tekrar yer alması için çeşitli çalışma ve kampanyalar yaptıklarını, bu kampanyalarda terör örgütü mensubu olup Mehmetçik, polis ve masum sivilleri katleden teröristlerin ve küçük yaşta çocukları kaçırıp tecavüz edip öldürenlere idam cezası verilmesinin talep edildiğini bildirdi. Bundan sonra ise hain darbe girişiminde bulunanlardan meclisi bombalayıp, insanları, polisleri, askerleri şehit edenlerin idam cezasına çarptırılmalarını talep ettiğini söyleyen Şenliler:
“Özellikle şunu belirtmek isteriz ki; Sayın Cumhurbaşkanımızın canına kıymakla görevlendirilen darbeci bir subay ve bir astsubayın, daha önce Şehit Genel Başkanımızın düşürülen helikopterinin enkazının üzerinden sökülen cihazların failleri olduklarını ve belli bir süre tutuklu olarak yargılandıktan sonra 3. Yargı Paketiyle 2013 Yılında serbest bırakıldıklarını açığa çıkmıştır” dedi.
O dönemde bu serbest bırakılmalara karşı yapılan itirazların kabul edilmediğini, bu hainler hakkında da 18 Temmuz Pazartesi günü yeniden suç duyurusunda bulunulduğunu ve konuyu yakından takip ettiklerini bildiren Şenliler;
“ Bu hainler serbest bırakılırken, dosyaya iki kere takipsizlik kararı verilirken bırakın mahkemelere gelmeyi, sesini çıkartmayan şahsiyetlerin bugün meydanlarda ve medyada bu konuyu seslendirmelerini, konuşmalarını kamuoyunun ve camiamızın en hafifi ile dikkatlerine sunuyoruz. Darbe gecesinde, darbe karşıtı açıklamayı ilk yapan BBP Genel Başkanı Sayın Mustafa Destici olmuştur” şeklinde konuştu.
Gece ve saat 00.10 itibariyle BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ağzından yapılan basın açıklamasının basına geçildiğini bildiren Şenliler:
“Darbe girişiminin ve yoğun saldırıların olduğu gece caddeler idik. TBMM saldırıya uğrarken Meclise gittiklerini ve oradaki polislere, milletvekillerine geçmiş olsun dileklerinde bulunduk. Ayrıca darbe girişimini ilk duyduğunda genel başkanımız sayın Mustafa Destici, Sayın Cumhurbaşkanımızın özel kalemini aramış, ama kendine ulaşılamamıştır. Bunun üzerine Başbakan Yardımcısı Sayın Numan Kurtulmuş aranarak, darbe girişimine karşı her türlü gücümüzle karşısında duracağımız ifade edilmiştir.
Daha sonra Meclis Başkanımız Sayın İsmail Kahraman’ı arayarak geçmiş olsun dileklerini ve hain darbe girişimine karşı milli iradenin yanında olduğumuz bildirilmiştir” ifadelerini kullandı.
BBP Genel Başkan Yardımcısı Selahattin Şenliler basın açıklamasının devamında
“Medyada, özellikle de sosyal medyada Büyük Birlik Partisi Genel Başkanımız Mustafa Destici’nin şahsına ve partimize karşı; parti yöneticilerimize karşı Fettullahçı yaftası vurmaya çalışanların müfteri, alçak, namussuz ve şerefsiz olduğunu açıkça belirtmiştir” derken, Şenliler açıklamasında özellikle sosyal medyada yer alan BBP’ de Fethullahçı ‘lar var iddialarına karşı da şunları söyledi.
“Şunu açık ve net olarak ifade ediyoruz ki; Büyük Birlik Partisi kadroları, divanı, Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK), Yüksek İstişare Kurulu (YİK); partili üyelerimiz rahmetli Muhsin Başkanımızın ve şehadet sürecinden sonra görevde olan kadrolar hepsi ortada; hepsi de yerlerinde duruyor. Rahmetli Muhsin Başkanımızın döneminde partide kimler varsa onlar şu anda da görevlerindedirler. Büyük Birlik Partisi yönetimi yerli yerinde duruyor. Kimmiş bu Fettullahçılar söylesinler bizde öğrenelim ve gereğini yapalım.
Herkes önce kendisi aynaya baksın ve kendi kapısının önünü, içini temizlesin” diyerek tepki gösterdi.
15 Temmuz öncesi (yıllar öncesine dayanan) konuşmaların kahpe algı operasyonlarına alet edilmesine de tepki gösteren Şenliler BBP’nin 24, Temmuz.2016 Pazar Günü yapılan Merkez karar Yönetim Kurulu toplantısında aşağıdaki maddelerin sonuç bildirgesi olarak kamuoyuna duyurulmasına karar verildiği ifade ederek:
“Darbeci cuntacıları, polislerimizin, askerlerimizin ve sivil vatandaşlarımızın katillerini lanetliyoruz.
Meclisimizi, Cumhurbaşkanlığımızı, Özel Harekat Polisimizi bombalayanları lanetliyoruz.
Şehitlerimizi rahmetle anıyoruz.
Hainlerin giriştiği bu kahpe darbe girişimine karşı, kahramanca duran vatandaşlarımıza, polisimize, askerimize, siyasi partilerimize, medyamıza, hükümetimize ve Sayın Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.
Şenliler toplantıda alınan karar maddelerini ve hükümete önerilerini de kamuoyuna maddeler halinde takdim ederek şöyle sıraladı.
1 - Ülkemizde yapılan darbe girişimiyle kurumlarımız ve milli güvenliğimiz büyük bir yara almıştır.
2 - Uluslararası siyasi gelişmeler Türkiye’nin bekasını tehdit eder konumdadır.
3 - Acilen yaralar sarılmalı ve toplumsal bütünlüğümüzü güçlendirecek her türlü girişime destek verilmelidir.
4 - Toplumun fay hatlarının kaşınmasına, ekonomik kriz kışkırtmalarına karşı uyanık olmak zorundayız.
5 - Suriye, PYD, PKK ve IŞID gibi tehditlere karşı açık önlemler alınmalı, FETÖ / PYD ile birlikte bu tehdit ve terör örgütlerine yönelik de OHAL kapsamında önlemler alınmalı bu konuda hükümete destek olunmalıdır.
6 - Tüm STK, cemaat, tarikat vs. şeffaf olmayı, yani kayıt altında denetlenebilir olmayı kabul etmeli ve buna uygun yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
7 - Bir daha herhangi bir darbe girişimi yaşanmaması için lazım gelen bütün tedbirler alınmalı, bunu sağlamak için kontrol mekanizmaları oluşturulmalı ve darbe girişimine alt yapı hazırlayan kurum yapıları esaslı bir şekilde gözden geçirilmelidir.
Hükümete ve meclise çağrımız;
Bir daha 15 Temmuzlar, 28 Şubatlar, 12 Eylüller vb. yaşanmasını istemiyorsak şunlar acilen yapılmalıdır.
a - Jandarma derhal lağvedilip, emniyet genel müdürlüğüne bağlı kır polisi daire başkanlığı oluşturulmalıdır.
b - Genel Kurmay Başkanlığı derhal Milli Savunma Bakanlığına bağlanmalıdır.
c - Askeri atama terfiler YAŞ mevzusu olmaktan çıkarılmalı. Seçilmiş iradenin yetki ve sorumluluğuna verilmelidir.
d - Askerin iç denetim işlemi Genelkurmay’ın yetkisinden alınarak Başbakanlıkta ihdas edilecek yeni ve modern bir birimin idaresine verilmelidir.
Böylece silahlı kuvvetler sivil iradeden habersiz olma hüviyetinden çıkarılarak siyasi otoritenin her biriminden bilgi aldığı kontrolünde olduğu tam bir millet ordusuna dönüştürülmelidir”.
Editör: TE Bilişim
