Görme yeteneğinin bulunmaması ya da yitirilmiş olması anlamına gelen körlüğün, görme merkezinin ya da görme sinirinin zarar görmesi, ya da çeşitli hastalıklar sonucu sonradan ortaya çıkabildiği gibi, doğuştan da gelebildiğine dikkat çekildi. Görme duyusunun hayati önem arz ettiğine vurgu yapılarak, göz sağlığını koruyarak sonradan oluşabilecek görme kaybının önüne geçilebileceği bildirildi. ‘Özellikle periyodik göz kontrollerinin yapılması, birçok göz hastalığının henüz belirtileri başlamadan önlenmesini ve gerekli tedbirlerin alınmasını sağlayacaktır. Göz muayenesi asla ihmal edilmemeli, rutin kontroller atlanmamalı, sağlık kurumlarımızda muayene olup, doktorlarımızın verdiği tedaviye uyulmalı, gözlük ve lens alırken mutlaka muayene olmalı, rastgele yerlerden gözlük, lens alınmamalıdır’ uyarısı yapıldı. Rutin Göz muayenesinin, doğumdan hemen sonra, 6 aylıkken, 3 yaşındayken, okula başlamadan önce, okul süresince her yıl yapılması gerektiği, yetişkinlerde ise 1 ile 3 yıl aralıklarla yapılmasının faydalı olacağına dikkat çekildi. ‘Bulanık görme, göz ya da çevresinde kızarıklık, şişlik, ağrı, uzak veya yakını görememe, çift görme, gözün aşırı sulanması, batma, yanma, şaşılık ve göz renginde değişme gibi göz hastalıklarını hatırlatan belirtilerde mutlaka doktora başvurulması’ istendi. 

Editör: TE Bilişim