‘Milli Hafızamız Osmanlı Türkçesi’ diyen Demir, Osmanlı Türkçesi deyince genelde mezar taşlarının, tarihi bir mimari eserin cephesine yerleştirilmiş kitabelerin akla geldiğini söyledi.
“Bunlar elbette doğrudur ama çok eksik bilgilerdir. Zira bin yıl boyunca yazdığımız şiirlerimiz, romanlarımız, dini, kültürel kitaplarımız hulasa bütün geçmişimizin yazılı kaynakları arşivlerimiz diğer belgelerimiz bin yıllık kültürel birikimimiz Osmanlı Türkçesi ile oluşturulduğu göz önüne alındığında bilhassa liselerde seçmeli olarak okutulan Osmanlı Türkçesi dersinin seçilmesi ne kadar önem arz ettiğini hepimiz görmekteyiz” diyen Demir, şunları söyledi:

“Bundan dolayıdır ki veli, öğrenci, ve öğretmenlerimiz okulların açıldığı ilk hafta mutlaka Osmanlı Türkçesi dersini seçmeli ve seçtirmeliler. Cumhuriyet nesli Değil Fuzuli’yi milli şairimizin İstiklal marşını Safahat’ını aslından okuyamaz haldedir. Vasıflı bir genç olmak isteyen her kardeşimiz mutlaka Osmanlı Türkçesi Dersini seçmelidir. Elbette sadece Osmanlı Türkçesi değil başta Kur’an-ı Kerim ve peygamberimizin hayatı da mutlaka seçilmelidir.

Anadolu’muzda yirmiye yakın yazma eserler kütüphanemiz var. Onlardan sadece Süleymaniye kütüphanesinde 70 bin kadar yazma ve 110 bin cilt basma eser bulmaktadır. Toplamda 180 bin cilt eser var. Bunlardan 120 bin cilt kitap Türkçe (Yani Osmanlı Türkçesi), 50 bin cilt Arapça, 3 bin 680 cilt ise Farsçadır. Hafızamıza milli şuur ve bilince ancak kendi öz kaynaklarımızı anlayarak okuyarak ve neşrederek ulaşabiliriz.” 

Editör: TE Bilişim