Yozgat Sivil İnisiyatif Platformu’nun Yeni Türkiye Buluşması Yozgat’ta yapıldı. Belediye Kültür Merkezi’ndeki programda Adalet eski Bakanı Bekir Bozdağ. Programa Bozdağ’ın yanı sıra Yozgat Cumhuriyet Savcısı Ahmet Yavuz, Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Mutlu Çat, İl Jandarma Alay Komutanı Selçuk Yıldırım, Memur-Sen İl Temsilcisi Kenan Şerefli, Belediye Başkan Yardımcısı Şahin Kılıçarslan, daire müdürleri ve çok sayıda katılımcı izledi.

ŞEREFLİ’DEN AÇILIŞ KONUŞMASI

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programın açılış konuşması yapan Memur-Sen İl Temsilcisi Kenan Şerefli, Yozgat’ta birlik içinde güzel işler yapılabileceğini, yapıldığında elde edilen etkinin Türkiye’nin her bir yerinden duyulabileceğini gösteren Yozgat Sivil İnisiyatif Platformu’nun 17-25 Aralık  sivil darbe girişimlerinden bu yana söylemleri ve duruşuyla milli iradeyi, ülke  ve millet menfaatini her zaman birincil önceliği sayarak hareket ettiğini söyledi. 

Yozgat Sivil İnisitif Platformu olarak Yeni Türkiye Buluşmaları adı altında düzenledikleri bu toplantılarla bir kez daha inisiyatif  aldıklarının altını çizen Şerefli; “Yeni Anayasa ve Başkanlık Sistemi konusunun tartışmaya açılmasının ve insanımızın bilgilendirmesinin ülke menfaatine olacağını düşünüyoruz. 

Yeni sivil ve demokratik bir Anayasanın yapılmasını ve ülkemizin başkanlık sistemine geçmesini; 13 yıldır sürdürülen bir mücadelenin devamı ve tamamlayıcı bir unsuru olarak  görmekteyiz. 13 yıldır sürdürülen mücadelenin aslı;  Kadim medeniyetimizin uyanış ve necip milletimizin ikbal mücadelesidir. Gelinen noktada Anadolu insanı surda açtığı gediği büyütmüş, monşerlerin, askeri ve sivil vesayetçilerin Türkiye’sini geride bırakmıştır.  Ama mücadele devam etmektedir” dedi. 

PARLAMENTER SİSTEM TÜRKİYE’Yİ TAŞIYAMIYOR

Mevcut sistemle Türkiye’nin geldiği noktaya dikkat çeken Adalet Eski Bakanı Bozdağ ise konuşmasında, bundan sonra mevcut parlamenter sistemin Türkiye’yi taşıyamadığı da bellidir. Onun için biz hükümet sistemi tartışmalarından kaçamayacağını belirterek, detaylı bir şekilde tartışması gerektiğini söyledi. 

“Karşı olanlara diyoruz ki neden karşıysanız bunları açık açık yazın veya konuşan tartışalım, taraftar olanlara da diyoruz ki siz de neden taraftarsanız bunu açık açık söyleyin açık açık konuşalım tartışalım” diyen Bozdağ, şunları söyledi: 

“Vatandaşımız buna karar versin. Hangisi doğru hangisi eğri, hangisi daha yararlı hangisi daha az yararlı buna millet karar versin. Bu tartışmalardan kaçışımız yok, bu tartışmaları bundan sonra daha çok yaşayacağız. Ve bundan sonra Türkiye’nin ana tartışma konularından birisi hiç kuşkunuz olmasın hükümet sistemleri ve başkanlık sistemi tartışması olacaktır. Bunu bilgiye dayalı zeminde tartışırsak doğruları bulma konusunda hepimiz daha iyi mesafe alırız.”

HÜKÜMET TEKLİFİNİN DIŞINDA BİR ŞEY KABUL EDİLEMEZ 

Parlamentoda kabul edilen kanunların neredeyse yüzde 99’u kanun tasarısı, kabul edilen kanun teklifleri ise hükümetin teklif olarak elden verdiği ya da onay verdiği teklifler olduğuna dikkat çeken Bozdağ, hükümete rağmen bir teklifin mecliste kabul edilemeyeceği gerçeğine vurgu yaptı. 

Bu durumda yasama yürütmenin bir birinden tam ayrı olmasının ancak başkanlık sistemi ile mümkün olabileceğini ifaden eden Bozdağ, parlamenter sistem ve başkanlık sistemini karşılaştırdığı konuşmasında şunları anlattı:

“Milleti aldatmanın bir anlamı yok. Çünkü parlamenter sistemde kuvvetlerin ayrılığı değil kuvvetlerin yürütmede birleşmesi ve yasamanın yürütmenin emrinde hareket etmesi söz konusudur. Onun için biz diyoruz ki AK Parti’nin bu güçlü döneminde gelin biz bu sakatlığı ortadan kaldıralım yasamayı yürütmeyi tam ayrı, bir birine karşı tam bağımsız yapalım onun için de başkanlık sistemi gerekli.”

SİYASİ İSTİKRAR, GÜÇLÜ İKTİDAR 

Bozdağ, başkanlık sisteminin özünde siyasi istikrar doğran, güçlü iktidar kuran bir yapı bulunduğunu kaydetti. 

Buna karşılık parlamenter sistemin her seçimde siyasi istikrar doğuramayabileceği gibi güçlü iktidar da kuramadığını söyleyen Bekir Bozdağ, koalisyon hükümetlerini hatırlatarak, şunları söyledi: 
“Örnek verecek olursak; 1991’de ne getirdi parlamenter sistem? DYP-SHP koalisyonu getirdi, 1995’ten sonra ne getirdi Anayol, Refah-Yol, Anasol-D, D-Anasol koalisyonlarını getirdi. Ve 1999’da da Anasol-M koalisyonunu getirdi. Siyasi istikrar doğruyor mu parlamenter sistem, zayıf iktidar çıkarıyor. Ama 2002’de de güçlü iktidar çıkardı. Siyasi istikrar da çıkardı. Neden, istikrarsızlıktan ve zayıf iktidarların vatandaşa ödediği bedelden vatandaş bıktı meclistekilerini meclisin dışına koydu, yeni bir parlamento oluşturdu.”

2167 YILINDA ADALET BAKANI OLABİLİRDİM 

4 yıllık arayla seçimi yapılan olası başkanlık sisteminde kendisinin ancak 2167 yılında başkan olabileceğini belirten Bozdağ; “Bu gün Amerika’nın kaçıncı başkanı var diye sorarsanız, matematiği kuvvetli olan birisi hemen hesap yapar. Bahçeli’nin matematiği kuvvetli, şak diye yapar mesela. Neden bağımsızlık tarihi ile bu günkü tarihini çıkarıp dörde böldüğünüzde Amerika’nın kaçıncı başkanının seçimle başkan görevde bulursunuz. Şimdi ben sorsam Türkiye’nin Cumhuriyet yılında kaç hükümet var, 62 hükümet var. Eğer Türkiye’de başkanlık sistemi olsaydı, bu gün kaçıncı başkan olurdu. Yanlış hatırlamıyorsam 18’inci başkan. Ben Türkiye’nin 62’inci hükümetinde adalet bakanlığı görevini yaptım. Eğer Türkiye’de başkanlık sistemi olsaydı benim adalet bakanı olmam için (4 yıldan sayın) takvimin 2167’yi göstermesi gerekiyordu. Eğer başkanın görev süresi 5 yılsa benim adalet bakanı olmam için takvimin 2228’i göstermesi gerekiyordu. Parlamenter sistem işimize yaradı laf aramızda” ifadelerini  kullandı. 

İKTİDARLARIN ÖMRÜ 8 AYI GEÇMEMİŞ 

Atatürk dönemi ile başlayan tek başına iktidarlar süreci ile başlayan yönetimlerin daha çok koalisyonlardan oluştuğunu hatırlatan Bozdağ şöyle konuştu: 
Atatürk dönemi tek başına iktidar, İnönü dönemi tek başına iktidar, Menderes dönemi tek başına iktidar, Adalet Partisi tek başına iktidar, Özal tek başına iktidar, AK Parti tek başına iktidar. Tek başına iktidar dönemlerini çıkardığınızda Türkiye’de bir iktidarın ortalama ömrü 8 ayı bulmuyor. Şimdi bunların hepsini bir araya koyduğumuzda iktidarların ömrü bir sene. Türkiye ortalamasında bu şekilde hükümet değişikliğini düşünün tek başına iktidarları da çıkardığınızda 6 ay ile 8 ayda hükümetler değişiyor. O ülkede istikrar olur mu?”

Editör: TE Bilişim