Sözcü Gazetesi Ankara temsilcisi hesşehrimiz Saygı Öztürk, Pazar günü ‘75 bin lira maaşlı milletvekili bir ilçeyi toptan cezalandırdı’ başlığı ile kaleme aldığı yazısında, Aydıncık İlçe Esnaf Kefalet Kooperatifi Başkanı Ahmet Demirel’in MHP’nin eski belediye başkanı olmasından dolayı TESKOMB Genel Başkanı Abdulkadir Akgül tarafından ilçe esnafını cezalandırıldığını yazmıştı. Konunun gazetemizin dünkü nüshasında da yer almasının olay kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Bunun üzerine gazetemize açıklamada bulunan Aydıncık Esnaf Temsilcisi Ahmet Demirel, konuyu başbakan Ahmet Davutoğlu’na mektupla bildirdiğini söyledi. 

“AKGÜL ADAY OLDU HER ŞEY DEĞİŞTİ”

Demirel, mektubunda TESKOMB Genel Başkanı Abdulkadir Akgül’ün Yozgat milletvekili adayı olmasının ardından kooperatif üzerinde etnik ve siyasi ayrımcılık yaptığını ileri sürdü. 
“Sayın Prof.Dr. Ahmet Davutoğlu Başbakan” başlığı ile kaleme alınan mektupta 1992 yılında kuru başkanlığını yaptığı Esnaf Kefalet Kooperatifi başkanlığının bu güne kadar 3 bin nüfuslu ilçede esnaflara devlet destekli esnaf kredisinden faydalanarak yeni iş yeri açılmasına ve istihdam sağlanmasına sebep olduğunu hatırlatan Demirel, siyasi nedenlerle TESKOMB Başkanı Abdulkadir Akgül’ün Yozgat’tan aday olmasının ardından her şeyin tersine döndüğünü ileri sürdü. 

Mektupta “Siyasi nedenlerle TESKOMB Başkanı Yozgat milletvekili Abdulkadir Akgül Yozgat ilimizden aday olduğu tarihten itibaren kooperatifimiz üzerinde etnik ve siyasi ayrımcılık yaparak,Türkiye Halk Bankasını  da kullanarak yönetime müdahale etmektedir” diyen Demirel, haksız baskılar nedeni ile üç aydır esnaf kredilerinin durdurulduğunu belirtti. 

İŞTE O MEKTUP! 

Demirel’in Başbakan Ahmet Davutoğlu’na gönderdiği mektubu olduğu gibi yayınlıyoruz: 

“Siyasi nedenlerle TESKOMB Başkanı Yozgat milletvekili Abdulkadir AKGÜL Yozgat ilimizden aday olduğu tarihten itibaren kooperatifimiz üzerinde etnik ve siyasi ayrımcılık yaparak, Türkiye Halk Bankasını  da kullanarak yönetime müdahale etmektedir. *
Siyasi kimliğini ve TESKOMB Başkanlığı makamını kullanarak haksız baskılar neticesinde üç aydır kooperatif kredilerimizi durdurarak yönetimi istifaya zorlamıştır.kooperatifimizi ve Aydıncık esnafını mağdur etmiştir.T.H.B Genel müdürlüğünü defalarca aramamıza rağmen baskıdan dolayı muhatap olacak kimseyi bulamadık.
Sn Başbakanım bugün Türkiye’de bizim kooperatifimiz ile aynı standartlarda olan hatta bizim kooperatifimizin durumundan daha kötü olan kooperatiflere her türlü maddi yardım yaparak kredi kullandırılmaktadır.  Oysaki biz hiçbir maddi yardım almadık ve beklemedikte sadece haksız yere kooperatifimizin kredilerinin kesilmemesi bize yeterliydi.TJLB na şube takibi olan kooperatiflere kredi kullandırılırken bizim Halk bankasına şube takibimiz yani borcumuz olmamasına rağmen bizim kredilerimiz şifai bir talimatla kapatılmıştır.
Sn Abdulkadir Akgül kooperatifimizin çalışmalarını aksatmak amacı ile müfettişler göndererek 201 ortaklı kooperatifimizin 74 ortağının ortaklıktan çıkartılmasını istedi.Ana sözleşme gereği 151 ortağın altına düştüğünde kooperatif olmayacağından kooperatifimizi kapatmak istedi.ödeme sıkıntısı çeken esnaf ve sanatkarlarımızı icraya vermemizi mağdur duruma düşürmek istedi.
Akgül bunları yaparken de bizzat esnafları arayarak ve seçim otobüsünün üstünde esnafımıza aracı olmadan kooperatif olmadan doğrudan Halk bankasına gidip 150,000 TL tutarına kadar kredi kullanacaklarını beyan ederek esnafı umutlandırmış,aynı gün kooperatifimize gelerek personele; nerde lan Ahmet benim geleceğimi duydu da korktu kaçtımı" diyerek personeli tahrik edip kooperatif Başkanını küçük düşürmek istemiştir. 
Akgül’ün benim şahsıma ve Aileme karşı takındığı tavır ve tutumları yüzünden Aydıncık esnafı ve kooperatifimiz mağdur olmuştur.
Sayın Başbakanım sizinde üzerinde titizlikle durduğunuz milli iradeye saygı tarafsızlık etnik ve siyasi ayrımcılığın olmaması herkesimi kucaklama ve eşit davranma düsturuna ne yazık  ki 13 yıldır esnaf tarafından demokratik seçimle işbaşına seçilen aynı zamanda bir dönem Belediye Başkanlığı’na seçilmiş olan şahsıma ve kooperatifimize yapılan bu haksız baskı ve sindirme politikasına karşı her  türlü mücadeleyi yaptık lakin bir sonuç alamadık.
Bu haksızlığı ve baskıyı siyasi malzeme olarak kullanmadık ne medyaya nede diğer siyasi organlara bu haksızlığı ve baskıyı servis etmedik.
Sayın Başbakanım hukukun üstünlüğüne inanan siyasi ayrımcılık yapmayan herkesimi kucaklayan haklıdan ve mazlumdan yana tavır alan haksızlığa tahammülü olmayan bir yapıya sahip olduğunuz için şikayetimizi ve bu haksızlığın ortadan kaldırılmasını tarafınızdan beklemekteyiz.”


Editör: TE Bilişim