Çakır, yaptığı basın açıklamasında, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın Temmuz ayında yapmış olduğu basın açıklamasında hakim ve savcılar ile birlikte personelin de özlük haklarında iyileştirme yapılacağını söylemesi üzerine hakim ve savcılara zam verildiğini ama adliye personeline zam verilmemesine bir anlam veremediklerini söyledi.

Çakır açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
“Adliye Personelleri tarafından 21 Aralık 2009 tarihinde, adliye personellerini tek bir çatı altında birleştirmeye yönelik kurulmuş bir sendikadır. Sendikamız genel başkanı Ankara Adliyesi'nde yazı işleri müdürü olup, yönetimde yer alan genel başkan yardımcılarımız ise yine tamamen adliye (Konya, Mersin, Afyon, Aydın, Van ve İzmir Adliyesi) personellerinden oluşmaktadır. Sendikamızın amacı, tüm yargı çalışanlarının bir araya gelerek güç birliği yapması, doğru buldukları isteklerini ve ellerinden alınan birçok özlük haklarını, daha güçlü bir şekilde dile getirerek gerekli düzenlemelerin yapılmasının sağlanmasıdır.

Sendikamız kuruluşunda, sendikacılığın sözlük anlamının "Hizmet" olduğu öngörüsüyle hareket ederek, hiç bir siyasi partinin arka bahçesi olmama kararı almış, siyasetten uzak sendikacılık anlayışını benimsemiştir. Siyaset ile sendikamız arasına kalın bir duvar örülerek, bu husus bizlerin vazgeçilmez bir olgusu haline gelmiştir. Adalet Büro Sen, yargı çalışanlarının şikayetçi olduğu, mobbing, yalnızlaştırılma, önemsizleştirilme ve ikinci sınıf vatandaş muamelesi tutumlarına karşı bir arada daha güçlü var olduğunu göstereceği doğru adrestir. Bugüne kadar çözülemeyen sorunlarımızı dile getirerek aynı zamanda çözüm önerileri de göstermiştir. Sendikamızca her yılın 8 Aralık tarihi "Yargı Çalışanları Günü" olarak ilan edilmiştir. Ezildik, İtildik, Sürüldük, Havuzlarımız alındı sabrettik, Yol ücretlerimiz alındı, Nöbet ücretlerimiz alındı, Fazla mesailerimiz kaldırıldı sabrettik, Yeniden  klavye sınavına tabi tutulmaya kalktık, Eğitim nedeniyle mazeret tayinlerimiz kaldırıldı, Maaşlarımızda iyileştirme istendi bütçe yetersiz denildi sabrettik, Fakat gördük ki isteyince istedikleri kişilere astronomik rakamlarda zam yapıyor ve bizleri hiçe sayıyorlar, artık yeter !
Adalet Bakanımız Bekir Bozdağ bundan yaklaşık iki ay önce Temmuz ayında yapmış olduğu basın açıklamasında hakim ve savcılar ile birlikte personelin de özlük haklarında iyileştirme yapılacağını açıklamıştı. Fakat geçen hafta yapmış olduğu açıklamalarda hakim ve savcılara 1.155.TL zam yapılacağını, kendilerinin bu zamdan memnun kalacaklarını düşündüğünü, personele zam yapılması halinde diğer kurumdaki memurların da isteyeceğinden bahisle bunun mümkün olmadığını belirterek tarihi bir gafa imza atmıştır. Temmuz ayında VAAD ettiniz, Eylül ayında vaz geçtiniz . Temmuz ayındaki vaadinizin 10 Ağustos’ta yapılan seçime yatırım olduğunu, siyasetin kirli bir oyundan ibaret olduğunu herkese gösterdiniz. Merak buyurmayın. Bu kirli oyunu sadece sizler oynamıyorsunuz. Sizden önceki bakanlar da bizlere seçim öncesi bir takım vaadler de bulundu, seçim sonrası ortadan kayboldu. Bizler sizlerin siyasi malzemesi olarak kullanılmaktan artık yorulduk.

Sizlere buradan soruyoruz sayın Adalet Bakanım; Ülkemizde en ağır çalışma koşulları olan memur kesimi kimdir ? Ülkemizde gece geç saatlere kadar çalışan, öğlen arası dahi duruşma yapan, gecenin bir vakti uykusundan uyandırılarak otopsiye götürülerek psikolojisi bozulan ve fazla mesai verilmeyen memur kesimi kimdir ? Bir dairede yaklaşık 30.000 dosya ile boğuşan, borçlu ve alacaklı arasında kalan, gece yarısına kadar hesap tutturmaya çalışan memur kesimi kimdir ? Bir türlü görev tanımı yapılmayan 4/c;liler, Yardımcı hizmetten genel idari hizmete alınamayan Mübaşirler,  Emanet Memurları ve Denetimli Serbestlik Personeli’nin halinden anlayan kimdir ? 298 sayılı yasada gereken tadilat yapılmadığından seçim personeli asli görevi dışında oradan oraya sürükleyen, bilmediği işlerden çalıştıran
bakanlık kimdir ? 2011 yılında yaptığı defolu sınavla, sınavı kazanan ve kazanamayan
arkadaşlarımızı mağdur eden bakanlık kimdir? Adı adalet olan bir bakanlıkta çalışan ama en çok adaletsizliğe maruz kalan personel kesimi kimdir? 

Öncelikle bunların cevabını verin, sonra biz sizin bizlerin bakanlığı olduğumuza inanalım.
Bizler bugüne kadar şunu gördük. Adalet Bakanlığı’nda Adalet sadece isminde var. Adaletin en son tecelli ettiği yer Adalet Bakanlığı’dır. Bizler Adalet Bakanlığı’nı personelin sorunlarına eğilen, çözüm bulan onları mutlu eden bakanlık olarak değil sadece hakim ve savcıları mutlu etmeye yarayan Hakim ve Savcı bakanlığı olarak kabul ediyoruz. Şunu da ayrıca ifade etmek istiyoruz. Sakın yanlış anlaşılmasın, aynı iş yoğunluğunu taşıyan hakim ve savcılarımıza iyileştirme yapılmasına karşı değiliz. Fakat aynı iyileştirmenin personele de yapılması Adalet’in bir kaçınılmaz gereği olacaktır. Bakanlığın bizlere karşı yaptığı üvey evlat muamelesini esefle kınıyor ve protesto ediyoruz. Bu nedenle bugün akşama kadar iş bırakıyoruz. Bakanlığımız bizleri duymamaya devam ettiği müddetçe iş yavaşlatma ve iş bırakma eylemlerimiz devam edecektir.”

Editör: TE Bilişim