DÜĞMEYE basıldı ve Ermenistan harekete geçti. Başlattıkları yer Azerbaycan’ın Tovuz bölgesi. Karabağ falan değil. Kumandanın düğmesine basanı ve basma nedenlerini araştırmak lazım.
Ermenistan bir kukla devlettir. Bu kuklanın bölge oynatıcısı ile genelde oynatıcısı farklıdır. Bölge kullanıcısı Rusya genel kullanıcısı ABD’dir.
1990 yılına kadar iki kutuplu bir dünya varken, Sovyetler Birliği çökmüş ve tek dünya lideri ABD olmuştu. Ruslar çabuk toparlandılar ve güç toplayarak dünyaya açılmak düşüncesindedirler.
Türkiye’de eski Türkiye değildir. Dış politikada psikolojik perdesini yırtmış bir Türkiye bulunmaktadır. 
Rusya’nın da içinde olan tüm ülkeler bundan rahatsızdır. Bu tedirginlik göstergelerinden biride Ermenistan düğmesine basılmasıdır. Fransa destekli Rus oyunu sahneye konmuştur. Yoksa tek başına Ermenistan’ın yapacağı bir iş değildir.
Ruslar Türkiye’yi uyarmak ve bir başka cephe daha açarak oyalayıp, güç zafiyeti yaratmayı düşünmektedirler. 
Tarihte Ruslarla çok fazla karşı karşıya geldik ve aramızda unutulmaz acılar yaşandı. Nedeni, komşu olmamızın yanında Rusların yürümek istedikleri yol üzerinde olmamız, onlara engel olan coğrafyamız ve milletimizin varlığıdır. Sıcak denizlerde, Orta Doğu’da ve Afrika’nın bazı bölgelerinde etkili olmak isteyen Rusya karşısına engel olarak hep Türkiye’yi bulacaktır.
Suriye’de karşı karşıyayız. Her ne kadar beraber hareket ediyoruz dense de bu iki tarafında oyunu soğutma uygulamasıdır.
Libya’da yine karşımızda ki bloğun içinde Rusya var, hem de etkin bir şekilde. Aynı Amerika’nın düşünüp uygulamaya koyduğu gibi Rusya’da etrafımızı çevirme oyunu oynamaktadır. İran’la yakınlık, Suriye yönetiminin daveti bahanesiyle Orta Doğu’ya yerleşmeye çalışması ve deniz üssü kurması, kara hava gücü olarak ta Suriye’ye konuşlanmaları. Akdeniz’deki hâkim alanlarımızın kullanımını sıfırlamak için Yunanistan’la, GKRY’mi ile yandaş hareket etmesi, Libya’da Türk düşmanı Hafter’le ilişki kurarak ona destek vermesi ve yanlış politikamızla düşman olduğumuz Mısır yönetimi ile beraber olması bunun sonucudur.
Ayrıca Kırım’ın tekrar ilhak edilmesi de bölgedeki cazibesi yükselen Türkiye’ye karşı yapılan psikolojik caydırıcı bir eylemdir.
Ne olabilir?  Karşımızda Ermenistan değil direk Ruslar bulunmaktadır. Bu konuda Cumhurbaşkanı Bakanlar Kurulu toplantısında sonra yaptığı açıklamada “Doğrudan Azerbaycan’a yönelik bilinçli bir taarruz olduğunu göstermektedir. Hiç şüphesiz bu saldırı Ermenistan’ın çapını aşan bir hadisedir. Türkiye, kadim dostluk bağları ve kardeşlik ilişkilerinin bulunduğu Azerbaycan’ın hakkına, hukukuna, topraklarına, yönelik her türlü saldırının karşısında yer almakta asla tereddüt göstermeyecektir” demiştir. Dış İşleri Bakanı ve Milli Savunma Bakanı da buna benzer açıklamalarla Azerbaycanlı Türk kardeşlerinin yanında olduğunu açıklamışlardır.
Ermenistan’a karşı ön tedbirler alınmalıdır. Bunda en başta izinsiz olarak Türkiye’de çalışıp para kazanan üçyüz b kadar Ermeni ülkelerine gönderilebilir. Ermenistan’ın sınır komşularımızla yaptığı ticaret dolaylı olarak engellenebilir, Azerbaycan’a her konuda sınırsız destek verilmelidir ve kamuoyumuz boş durmamalı Azerbaycanlı kardeşlerimize destek ve motivesi edici davranış ve eylemlerde bulunulması sağlanmalıdır.