GEÇTİĞİMİZ hafta LGS, bu hafta sonu ise YKS sınavları yapıldı. Maalesef aylardır dünyayı ve ülkemizi etkisi altına alan corona virüsü, eğitime çok olumsuz yansıdı. Corona virüs endişesi; anne ve babaları çocuğum sınavı kazansın duygusundan, sınavına sağlıkla girsin, çıksın beklentisine sürükledi. Mart ayının ortalarında tatil edilen okullar, bir daha açılamadı. Tabii ki amaç oldukça masum; çocuklarımızı virüsten korumaktı. Öğrenciler derslerini MEB’in “Uzaktan Eğitim Programından” takip ettiler. Uzaktan eğitim yeterli oldu mu? Neredeyse ikinci yarıyılın tüm ünitelerini kapsayan eksikler kapatıldı mı? Tartışılır.

ÖĞRENCİLER TEPKİ GÖSTERDİ

Corona sebebiyle okullarda eğitimler birinci dönemde alınan eğitimle ve notların geçerliliği ile sonlandı. 8. ve 12. sınıfların dönem sonu sınavlarının yapılıp yapılmayacağı, ertelenmesi yönündeki tartışmalar gündemden düşmedi.
YÖK (Yüksek Öğretim Kurulu), sınavın 25-26 Temmuz’a ertelendiğini duyurdu önce. Bu karara öğrenciler ve veliler çok sevindi. O tarihe kadar virüs belki biter ya da etkisi azalır diye düşündü herkes. Fakat belirlenen sınav tarihi bir ay öncesine yani 27-28 Haziran’a geri çekildi.
Tartışmalarla gündemde olduğu dönemden itibaren sınavların öne alınması, öğrenciler taraftan tepki gördü. Birkaç öğrencinin sitem dolu sözlerine bir internet sitesinde rastladım. Bir bölümünü olduğu gibi paylaşıyorum.
“…Planımı, programımı temmuz sonuna göre ayarlamışken, şimdi sınav ertelenirse eğer ben nasıl yetiştireceğim ki konularımı? Üç senedir bir şeyler yapmaya çalışıyorum, olmuyor. Psikolojimizi yerle bir ettiler.”
Başka öğrenci: “Bizim ne şartlarda hazırlandığımızı gelip görsünler. Ben gece gündüz çalıştım. Her şeyimi temmuzda olacak diye ayarladım, bir sürü bitmemiş konum var. Erkene alınırsa kazanamam, yapamam.”
Bir diğeri: “Tüm dünyayı etkisi altına alan corona virüs salgını sürecinin faturasını biz öğrenciler ödemek istemiyoruz. Bizler için daha doğru kararlar alınmasını, eğitimi ve psikolojimizi iyileştirecek hamleler yapılmasını, ayrıca geleceğimizin, emeklerimizin önemsenmesini istiyoruz.” dedi ama yetmedi.

MUHALEFETTEN SESLER YÜKSELDİ

Sınavların erken tarihe alınmasına muhalefet de tepki gösterdi.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Çocukları değil, turizmi düşünerek sınav tarihi değiştirildi.” diyerek ekonominin canlanması için tarihin öne alındığını savundu.
İYİ Parti Lideri Meral Akşener, “Yandaşının bir dediğini iki etmeyen iktidar; gencine gelince 2 milyon tweeti görmedi, duymadı. Yazıklar olsun!” dedi. Çünkü öğrenciler, tepkilerini ilgili etiketlerle Twitter’da dile getirmişlerdi.
En büyük tepki ise, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sınavdan bir gün önce öğrencilerle gerçekleştirdiği tele konferansta yaşandı. Öğrencilerin tepkili yorumları üzerine bağlantı yorumlara kapatıldı. Yaşananlar ülke gündeminde var olan Z kuşağı tartışmalarını hızlandırdı.

SINAVLARA GÖLGE Mİ DÜŞTÜ?

27 Haziran günü yapılan TYT sınavı sonrasında sınava ait dört sorunun çekilmiş resminin internete sızdığı haberi yayıldı.
ÖSYM konuyla ilgili açıklama yaptı.
Öğrenciler, sınav başkanı, sınav gözetmeni fark etmez, soruların sızdırılması suçtur. Sınav öncesi, sınav esnası veya sınav sonrası fark etmez, soruların sızdırılması suçtur.
Öğrenciler, sınav başkanı, sınav gözetmeni, öğretmenler sınav binasına ve sınav salonuna cep telefonu ya da herhangi bir cihazla giremezler. Görünen o ki birileri girmeyi başarmış; başarmakla kalmamış, resim çekebilmiş. O halde sınavda güvenlik zaafı söz konusudur. 
Gerekli incelemeler yapılmalı, diğer öğrencilerin hakları korunmalıdır.
Yazımı tamamlarken Van Valiliği soruları sızdıran öğrencinin göz altına alındığı, eylemin kişisel kopya girişimi olduğunu açıkladı. Bu, sınav için alınan önlemlerin yetersizliğini yok etmez ama toplu kopya girişimi olmaması sevindirici. 
Sınavla ilgili bir başka husus ise sınav süresi ile ilgili oldu.
Corona virüsü nedeniyle bu yıl sınavlara 30 dakika ek süre verilmişti. Buna rağmen İstanbul’da bir okulun sınav salonunda öğrenciler, görevlilerce 30 dakika önce çıkarıldıkları iddiasıyla okul müdürlüğüne başvurdular. Tutanak tutuldu. ÖSYM’ye gönderildi.
Bekleyelim ve görelim.