Okul çocuklarımızın sosyalleşmeye başladığı en önemli basamaklardan birini oluşturmakta. 
Gereken bilgilerin öğrencilere aktarıldığı mekanizmayı oluşturmakta. Hızlı ilerleyen dünyada eğitim sisteminde bilgiye odaklanıldığından çocuklarımızın farklı ihtiyaçlarını göremiyor olabiliriz. 
Eğitim-öğretim yılımız başladı. Çocuklarımız zamanlarının üçte birini  geçirdikleri eğitim ortamlarına döndüler. Okul tek başına yeterli mi peki eğitim için. Yada eğitim sadece bilgi verme odaklı mıdır? Eğitim sadece bilginin verildiği dört duvar arası bir yer mi? Cevap belki de koca bir harfle ‘ HAYIR ‘. Anne-Babalar çocuklarının eğitim alması için milyarlarca para harcıyor olabilir her türlü desteği veriyor olabilirler. Unutulan bir nokta var ama çocuk eğitiminde maddiyat ya da sadece söylemde, kelimelerde kalan destek cümleleri… Bunlar çocuğunuza ulaşmada yeterli köprüler kurmayacaktır.  Eksik bırakılan ya da hiç başlanmayan köprüler… Köprü nedir? Sevgimiz, saygımız, geleceğimiz, beklentilerimiz, hayallerimiz… Bu kadar anlam yüklediğimiz çocuklarımızı sadece okulların eğitebileceğiniz düşünmek yapılabilecek en büyük hatalarımız olabilir.
Sevgi çocuklarımız için ekmek kadar su kadar hava kadar önemli bir şeydir. Ailesinden sevgi görmeyen çocuklar içine kapanacak, karakter bakımından gelişmesi yavaşlayacak, zeka yönünden kendini tam anlamıyla gösteremeyeceği bir sürece girecek. Ya da sevgi arayışında olduğu dönemlerde ailenin beklemediği, çocukları için yakıştıramadığı davranışlarla karşılaşabilecek.
Okul hayatına başlanıldıktan sonra altı sekiz saatlik zaman diliminden sonra eve geldiklerinde anne-baba koruması altında olduğunu bilerek rahatlamak, günün özetini karşılıklı konuşarak paylaşmak, gün içerisinde ki duygu-düşüncelerini anlatmak isteyecektir. İş yoğunluğu sebebi ile evde bulunamasanız bile telefonla konuşmalısınız Çocuklarınıza zaman ayırın ufak ufak ayrılmayan zamanlar çocuklarımızda kabul görmeme, ilerleyen yaşlarda ortaya çıkan kızgınlık ya da değersizmiş gibi düşünceler oluşmasına itebilir. Bunların önüne geçebilecek ise iletişim odaklı dinleme…
 “Çocuklarınızı Sevin” onları sözcüklerinizle besleyin, bedeninizle, gülüşünüzle, kızarken bile sevildiğini unutmamalı yani hissettirmeliyiz. Her aile çocuklarını sever sevmeyen belki de yoktur bunu belli edememe sorunu vardır belki de. Korkmayın sözcükler kurmaktan iletişime geçmekten. Zamanım yok! Peki zamanım yok dediğin zamanı aslında kimin için harcıyorsun yani iş yaşamını… Çocuğuna iyi bir gelecek vermek için mi? Çocuklarınız eğitilebilir dönemi, hayatına dokunabileceğiniz yaş aralığını geçtiğinde bir şeyler geç olabilir. Unutulmamalıdır her şey yerinde ve zamanında iyi ve güzeldir…
Çocuklarınız küçük birer kalp olabilir, aslında kocaman olan kalplerine dokunmanızı bekliyor olabilirler bugün ona ‘Seni Seviyorum’ diyerek başlayabiliriz…
Sevgi ile kalın.