Gazetelerde okuyoruz, ”Afrika’nın filanca, falanca devletinden gelen dolandırıcılar! Yakalandı…”
Şimdi bu dolandırıcılar! Ne yapıyormuş ona bir bakalım;
İletişime geçtikleri paralı kişileri arıyorlar: “Elimizde, kağıt destelerini EURO ve Dolara dönüştüren boya, makine var..! şu kadar para gönderin size şu kadar EURO verelim. Dolandırıcının hesabına dolandırıldıklarını! Söyleyenler kuzu kuzu istenen parayı yatırıyorlar. Bir, iki üçüncüsünde uyanıp polise dolandırıldıklarını belirtiyorlar. Tabii poliste dolandırıcılar hakkında işlem yapıp fezleke düzenliyor.
Şimdi soralım; burada suçlu olan kim? Dolandırıldığını söyleyenlere kütüklü odunla 24 saat dayak atsan, odun dile gelip “ulan kitapsızlar, kâğıt parçalarını milyonlarca EURO, Dolar yaptırıp, oturduğun yerden milyoner olma hakkını nerden alıyorsun? Emeksiz kazanarak zenginlik hayaline nasıl kapılıyorsun? Ben seni bir 24 saat daha dövsem yorulmam…” dese dayak yerini bulur mu, bulmaz mı? 
„Aman savcı beyler, adaleti tenkit etmiyorum, dolandırıldığını söyleyenlerin hiç mi suçu yok? Diye soruyorum. S.T„
Dolandırıcıyı anladık ya dolandırıldığını beyan edenlerdeki, uyanıkların suçu yokmu? Ya o boya gerçekten kâğıtları EURO veya Dolar yapmış olsa, bu dolandırıldıklarını söyleyenler haksız kazanç elde etmiş olmayacaklar mı? Bu uyanıklara hiç mi bir yaptırım yoktur? Kuldan utanmayan Allahtan damı utanmıyorsunuz denilmiyor? Aslında dolandıran bir kişiyi, dolandırıldıklarını beyan edenler tüm toplumu dolandırdıklarının farkında değiller midir? Aslında soruları çoğaltmak mümkün de, ne çare… Allah ıslah etsin.