GAZETEMİZİN muhabiri, kardeşim Mustafa Teker, Yozgat merkezinde bir grup kendini bilmez tarafından darp edildi.
Mustafa’nın sosyal medyada yaptığı yorumu beğenmeyen bir grup, kendi aralarında organize oluyorlar, Lise Caddesinde takip ettikten sonra; “Yazdığın yazıya, yoruma dikkat et” diyerek infaz ediyorlar.
Kendilerince cezalandırıyorlar…
5-6 kişiden oluşan bir gruptan bahsediyorum.
Durumun vahameti ortada ama ben bu konuyu detaylandırmak istiyorum.
Çünkü bu tür konuların görmezden gelip, üzerini kapatırsak, yarın bir başkasının canı yanacak. Kimse gönül rahatlığı ile çocuğunu evinden yolcu edemez duruma gelecek.
Madem Yozgat bizim, madem biz bu memlekette birlikte yaşıyoruz; o zaman birlik ve beraberliğimize kastedip, insanların gündelik yaşamlarına kendi kuralları doğrultusunda müdahale edenlere sessiz kalacak değiliz.
Bunlara pabuç bırakacak da değiliz!
Hem caddenin orta yerinde 5-6 kişi ile bir kişiyi sıkıştırıp darp etmek de nedir!
Hangi devirde yaşıyoruz?
Konuyla ilgili tahkikat başlatıldığı için detaya girmek istemiyorum ama şunu belirteyim Mustafa’nın sosyal medyadaki yazdığında bir şey yok.
Konu yargıya taşındı.
Kolluk güçleri gerekli tahkikatı başlattılar. Bu kendini bilmezler kimdir, kimin veya kimlerin kontrolündedir o zaman ortaya çıkacak.
Özellikle olayın faillerinin bir an evvel bulunmalarını istiyoruz.
Yozgat’ın bu tür olaylarla anılması en fazla bizi rahatsız ediyor. Dışarda memleketin imajının olumsuz etkilenmesini istemiyoruz.
Yani burada birilerinin işine gelmeyen, onlar gibi düşünmeyenlerin cadde ortasında infaz edilebileceği izlenimi bile Yozgat için son derece olumsuz etkilere neden olacaktır.
Sebebi her ne olursa olsun, bu ülkenin kanunları var. Kimse kafasında mahkeme kurup, cadde ortasında insanları infaz edemez.
Buna müsaade edemeyiz, etmemeliyiz.
Bu ve buna benzer davranışları görmezden gelmek, yarın bir başkasının canının yanmasına vesile olacaktır.
Yaşanan olay karşısında son derece üzgünüm ve elimden geldiğince makul kelimelerle konuyu izah etmeye çalışıyorum. Yoksa Mustafa’nın vücudundaki darp izlerini gördüğümde çok öfkelenmiştim.
Kim olsa öfkelenir.
Bu grup, Türk Ceza Kanununa göre “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik” kapsamında değerlendirilebileceğini bilmiyor olabilirler. Sicillerine işlenecek bu ve benzeri suç unsurlarının gelecek hayatlarında, özellikle de iş başvurularında karşılarına çıkacağını da bilmiyor olabilirler…
Belki de bunu acı bir şekilde tecrübe edecekler ama en azından bir daha cadde ortasında mahkeme kurup ceza verme girişiminde bulunmazlar.
Bugün bizim başımıza gelen, bir başkasının başına gelecektir.
Bu nedenle konuyu kamuoyu ile paylaşıyorum.
Mesele 5-6 kendini bilmezin bulunup, cezalandırılmaları değil, bu zihniyetin cezalandırılmasıdır. Kendilerini bilmezlere verilecek ceza, bu ve bunun gibi düşünenlere verilmiş olacaktır.
Aslında bu güruhun atıkları tekmeler Mustafa’ya değil, devlet otoritesineydi. Cadde ortasında yumruklanan Mustafa değil, adalet mekanizmasıydı.
Umarım bu işin failleri bir an evvel bulunur ve cadde ortasında değil, adalet sarayında kurulacak olan mahkemede en kısa zamanda adalet yerini bulur.
Olaydan kısa bir süre sonra Mustafa’yı arayan ve sonraki gün gazetemize geçmiş olsun ziyaretinde bulunan Valimiz Sayın Kemal Yurtnaç’a yakın ilgi ve alakalarından dolayı teşekkür ediyoruz.
Yine telefonla arayan Milletvekilimiz Sayın Yusuf Başer başta olmak üzere tüm okurlarımıza, arkadaşlarımıza ve sevenlerimize, sosyal medya üzerinden bizlere destek veren herkese ve Emniyet Müdürümüz Sayın Seçkin Çengeloğlu şahsında tüm emniyet teşkilatı çalışanlarına ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Selametle…