HASTANE’ye gitmek istemese de, mecbur kaldığı için yolunu tuttu yine.
Sıcak koridorda biriken insan nefesi kokusunu hissetti bir an.
Sonra muayene olacağı kata doğru çıkmaya başladı.
Bir besmele çekerek dua etti ki, işi erken bitsin…
***
Çıktığı katta poliklinik önüne yığılmış insanları gördü.
İçerideki doktordan şifa bulmaya gelen bir kadın, koridorda diğer hanımlara ağzıyla şifa dağıtıyordu:
-Gara tohumu tasın içine iyice ezeceksin, üstüne ılık suyla zencefili gadıp, garıştırıp aç garnına iç, ciğerden söküp atıyor.
-Sen öyle diyon da bizim gaynananın komşusu da başka bir şey dediydi biz onu yapıp deneyeceğiz.
***
Diyalog buna benzer sohbet ve halk literatüründeki tıbbi terimlerle devam etmekteydi.
Hasta köyden gelmişti…
Hasta ilçeden gelmişti…
Bir baktı ki son muayene olduğu doktor yok: “Bizim tohtur nerede?” diye sordu.
Yanıt olarak: “O yok ben bakıyorum” cevabını aldı.
Sonra hafifçe mırıldanarak: “He, öbür geldiğimde de ilk muyane eden yoktu zaten” dedi.
Zaten son muayene olduğu doktordan önce de, başka bir doktora muayene olmuştu.
***
İlk geldiği doktorun koyduğu teşhisi anlatırken, kontrole geldiğinde ilk doktoru bulamadığını, ikinci doktora muayene olduğunu söyledi.
Bugünde ikinci doktor kontrole çağırdığı için geldiğini, ama onu da bulamayınca şu anda üçüncü doktora derdiğini aktardığını bildirdi.
***
O da kağıtları ve tahlilleri inceleyip, irdeledikten sonra ilk doktorun ne dediğini, ikincinin ne teşhis koyduğunu sordu.
Teşhis koyma sırası üçüncü doktordaydı ve o da bir teşhis koydu.
Reçeteye bir hap yazdığını söyledi.
Hasta emmi: “Aynısı olsun ha, o biraz rahatlattıydı” dedi.
Doktor ise: “Adı değişik te, içi aynı meraklanma” diye yanıt verdi.
Akabinde ise: “Hele 3 ay bunları bir kullan, sonra yine kontrole gel” hatırlatması yaptı.
***
İşi tez bitmişti ama derdi ve dermanının ne olduğu halen tam bulunabilmiş değildi.
Hastaneden çıkarken aklına Abdurrahim Karakoç’un şu dörtlüğü geldi:
“Avrat yeğin sayrı benim karnım aç
  Keyf için gelmedik bura doktur bey
  Fukara harcından yaz da bir ilaç
  Olsun derdimize çare doktur bey”

Daha sonra ise uğradığı eczaneden devletin muayene ücreti 44 lira çıktı.
Cüzdandaki tek sarıyı da oraya bıraktı ve poşeti cebine koyarak evin yolunu tuttu.
Haydi selametle…
DUYDUK DUYMADIK DEMEYİN
*
Yozgat’a fabrika getirecek 4 firmayla sözleşme imzaladıklarını söyleyen Valiyi.
*Yozgat’ta 4 firmanın bin 200 kişiye istihdam sağlayacağını belirten Valiyi.