KARAYOLLARI tarafından, Yozgat Şehir Hastanesi'ne ulaşımın daha kolay yapılabilmesi adına, mahalli idarelerinde görüşü dikkate alınarak hazırlanan proje uygulamaya konuldu. Projenin hayata geçirilmesi farklı etaplardan oluşuyor. Uluslararası E-88 Karayolu, hem Doğu Anadolu Bölgesi'ni batı illerine bağlıyor, hem de Yozgat şehir merkezi ile Bahçeşehir Mahallesi ve o bölgede yaşayan insanların ulaşımında kullanılıyor.
Konu Yozgat olunca mı?...
Böylesine önemli bir yolda çalışma yapılırken, mühendis, mimar veya başka bir kariyere sahip olmaya gerek yok. Henüz ilkokula başlamamış çocuk bile, çalışmalar öncesinde yerinde bir inceleme yapılıp, başlatılacak çalışmalar devam ettiği süre içerisinde yaşanılacak sıkıntıların belirlenip, yaşanmaması adına gerekli önmelerin alınması gerektiğini bilir. Hal böyle olmasına karşın, proje hazırlanıp, hiçbir önlem alınmaksızın, 'ben yolu kapattım, sen ne yaparsan yap!' mantığı içerisinde hareket edilmesini anlamakta zorlanıyorum. Bazen kendi kendime, 'Yozgat olduğu için mi, böyle davranıyorlar?' sorusunu sormaktan kendimi alamıyorum.
Çözüm var ama...
Çalışmaların devam ettiği yolun tek taraflı trafiğe kapatılması durumunda, alternatif olarak yan ve tali yollar devreye sokulabilir. Bölgede böyle bir imkan da var. Gerek Erdoğan Akdağ Mahallesi'ne paralel, gerekse Rıza Kayaalap Caddesi, Nova'da önünden veya arkasından çalışmanın yapıldığı alana araçlar sokulmadan geçit verilebilir. Yapılması gereken tek şey, çalışma yapılmadan önce bu yollarda trafiği aksatmayacak şekilde, belirli alanlarda gerekli düzenlemelerin yapılması gerekir. Denilebilir ki, 'böyle bir çalışma beraberinde maliyet getirir!,' doğrudur. Ancak, hafta sonunda bu bölgede yaşanılan trafik kazasında hayatını kaybeden kişinin, hayatta kalabilmesi adına böyle bir çalışmanın yapılması daha doğru olmaz mı?.. İnsan hayatına birazcık önem verme adına, ne olur maddi hesap yapmayın!. İhmalliklerinizden vazgeçin, gerekiğini yapın!...
İşbilmezlik!...
Bölgede ön çalışma yapılıp, gerekli önlemlerin, düzenlemelerin yapılması için herhangi bir maddi hesabın yapıldığı kanaatinde de değilim. Bu yapılmayanlar, sadece 'ihmallik' olarak veya 'vurdum duymazlık' olarak adlandırılabilir. Birileri, yaptığı işi önemsemiyor. Bunun ceremesini ise, verdiği vergilerle onun maaşını ödeyenler çekiyor. Vatandaş çoğu zaman sadece malı ile değil canı ile ödüyor, birilerinin ihmalliğini, nemalazımcılığını. Söylenecek çok söz var ama... Ne söyleyeceğimi tahmin etmiş olabilirsiniz!. Hatta ben söylemeden sizler de aklınızdan geçirmiş olabilirsiniz!. Ancak, şu unulmamalı ki; bir gün sizin de başınıza bir şey gelebilir...
