BAZEN yazacak güç ve enerjiyi kendinizde bulamazsınız.
Ne kadar uğraşırsanız uğraşın, kağıt ile mürekkep buluşmaz.
Siz, istediğiniz kadar buluşturmak isteyin, bir araya gelmezler.
Böyle anlarda, kendiniz çok zorlayıp, bir şeyler karaladığınızda ise, ortaya saçma bir ürün koyabilirsiniz.
***
O yüzden yazacak kudret bulamadığınızda, kendinizi çok zorlamamanız gerekiyor.
Eğer günlük yazılar kaleme alıyor iseniz, her gün okuyucuya hitap etmek zorunluluğunuz da var.
Bunun bilincinde olarak yazma işine sürdürmeniz şart.
Hülasa, bugün, kendime, yazacak kudret bulamadım.
Bundan dolayı, sizlere önceki yıllarda kaleme aldığım bir yazımı, tekrar sunuyorum.


***

Sadece romanlarda yaşamazlarmış.
Dağımızda taşımızda dolaşırlarmış ama biz çoğunu görmezmişiz.

Mesela önceki gün Çayıralan’da ortaya çıktı yılkı atları.

Sürü halinde, başıboş bozkırda dolanırken yakalandılar.
***

Aslında yavaş yavaş kendini hissettirmeye başlayan kara kışa hazırlanıyorlardı.

Bir tepe yamacı veya sığınabilecekleri kovuk arıyorlardı sanırım.

Malum, yarın bir gün fırtına başlayacak ve kurt, çakal onların peşine düşecek.

Yılkı atlarının kaçı ilkbaharı yada yazı görecek belli değil.

 ***

Bugün İleri Gazetesi’nin manşetindeydi yılkı atları.

Çayıralan’da ortaya çıkan yılkı atları bize merhum Abbas Sayar’ı hatırlattı.

Bilindiği gibi Abbas Sayar denilince akla ‘Yılkı Atı’ adlı romanı gelir.

Abbas Sayar’ın romanını lise son sınıfta okumuştum sanırım.
***

O güne kadar sadece adını bir sokak tabelasında duyduğum Sayar’ın ne büyük bir edebiyat ve kültür hazinesi olduğunu anlamıştım.

Abbas Sayar’ın romanındaki doru atın yılkı atı olmasına gönlüm bir türlü el vermemişti.

Bugünkü haberimizde işte bu yılkı atlarının gerçeğini görmüş olduk.

Hepsi adeta Abbas Sayar’ın roman sayfalarının içinden çıkıp gelmiş gibiydi.

***

Sadece Abbas Sayar mı? Bozok Yaylası’nda başıboş dolaşan yılkı atlarıyla Cengiz Aytmatov’u ve Gülsarı’sını da hatırladık.

Hani o da Kırgızistan’ın sonsuz bozkırında, dört nala koşarken, bir ormanın dik yamacında son nefesini vermişti.
***

Gülsarı’nın sahibi Tanabay, onun üzerinde nice yarışlar ve ödüller kazanmıştı.

Gülsarı’ya ilk eyerin vurulduğu günü hatırladık.

Sonra bir kısrağın Gülsarı’ya gelerek boynuna dokunduğu an sayfalardan çıkarak gözümüzün önünde film şeridi oldu.
***

Abbas Sayar’ın Yılkı Atı’nı, Cengiz Aytmatov’un ‘Elveda Gülsarı’ adlı romanını okumadan bizim Bozok Yaylası’nın yılkı atlarını da anlamanız söz konusu değildir.

Selametle…

DUYDUK DUYMADIK DEMEYİN
*Yozgatspor’un şampiyonluğuna inandığını söyleyen yeni yöneticiyi.
*Samimiyetin yakalanması durumunda takımın  şampiyon olacağını söyleyen yöneticiyi.
*Birlik ve beraberlikle şampiyonluğun zor olmadığını söyleyen yöneticiyi.